Genel Ekonomik Durum
Ekonomik Yapı
Nijer’de, GSYİH’nın % 40’ını oluşturan tarım geliri, nüfusun % 80’den fazlasının geçim kaynağıdır. Artan uranyum üretiminin yanı sıra petrol ihracatının da başlaması ile Nijer’de ekonomik büyümenin zirveye çıkması beklenmektedir.
İnsanı gelişme indeksine göre Nijer, dünyanın en az gelişmiş ikinci ülkesidir. Nüfusun üçte biri, yağışların yetersizliği ve ekinlerin sık sık haşereler tarafından istila edilmesi nedeniyle her an açlıkla karşı karşıyadır.
Petrol rafinerisinin tamamlanmasıyla Nijer, petrolde kendi kendine yetebilen bir ülke olmuştur. Ancak, Japonya’daki Fukushima felaketinden bu yana, dünyada uranyum fiyatlarının % 30 oranında gerilemesi, dünyanın sayılı uranyum cevheri üreten ülkelerinden olan Nijer’deki Imouraren uranyum madeni inşaatındaki sorunları artırmıştır.
Ekonomi Politikaları
Uluslararası Para Fonu’nun (IMF), Nijer için onayladığı 121 milyon dolarlık genişletilmiş kredi programı; dış şoklara karşı ekonominin esnekliğini artırarak makroekonomik istikrarı geliştirmeyi, kamu maliyesi yönetimini oluşturulmayı, doğal kaynak sektörü için şeffaf bir denetim sistemi oluşturulmayı ve özel sektör ile finans sektörünün gelişmesini desteklemeyi amaçlamaktadır.
Çinliler tarafından geliştirilen Nijer’in doğusundaki Agadem petrol sahası ile Zider’deki ülkenin ilk petrol rafinerisi üretime geçmiştir.
Çinli yatırımcılar, sektörün büyümesinde itici güç olan, Azelik’in yakınındaki küçük bir uranyum madenini geliştirmek için çalışmalara devam etmektedirler.
Nijer’in ilk hidroelektrik projesi olan Kandadji barajının, üretime başlamasıyla, ülkedeki yapısal enerji açığının azalacağı ve ekonomik büyümenin artacağı tahmin edilmektedir.
Fransız nükleer enerji şirketi Areva tarafından Imouraren’de yeni dev bir uranyum madeni inşaatının tamamlanması, ertelenmiş olup finansman ile ilgili şüpheler ve inşaat sahasındaki işçi grevleri nedeniyle gecikmenin daha uzun süreceği tahmin edilmektedir.
Ülkenin kendi kendine yeterliliğini ve esnekliliğini geliştirmeye yönelik, uzun vadeli önlemleri içeren dış yardımı kanalize etmek için hükümetin başarılı çabalarına rağmen, Nijer,
acil gıda yardıma muhtaç durumdadır. Nijer’de kronik gıda yetersizliğinin başlıca nedenleri, yüksek nüfus artışı (dünyadaki en yüksek oranlardan biri) ve düzensiz ve yetersiz mevsimsel yağışlardır. İnsani yardım örgütlerine göre, ülkede yeterli yağışın olduğu yıllarda bile 300.000 çocuk yetersiz beslenme tehdidi ile karşı karşıyadır. Gıda krizinin erken sinyalleri görüldüğünde Nijer hükümeti gıda stokları oluşturmaya başlamaktadır. Dış yardım ihtiyacına ilişkin erken uyarı işaretleri olmasına rağmen, talep edilen bağışın büyük bir kısmı sağlanamamaktadır.
Hükümet, gıda güvenliğinin en üst önceliklerinden biri olan “Nijerliler Nijerlileri Besler” (3N) adında yeni bir sistem kurmuştur. Hükümet bu sistemle, damla sulama kullanımının yaygınlaştırılması ve basit su tutma önlemleri, kuraklığa dayanıklı hububat yetiştirilmesi gibi üretim tekniklerini geliştirmeyi, gübre, tohum, hayvan yemlerini sübvanse etmeyi içeren sürdürülebilir tarım yatırımlarını yaparak gıda krizlerine dayanıklılığı artırmayı amaçlamaktadır. Bu sistemde, direnci artırmayı sağlamak için altyapı yatırımları da önemli bir konudur.
Hükümet, ülkenin batısındaki Nijer Nehri üzerinde halen inşaatı devam eden Kandadji Barajının, önümüzdeki beş yıl içerisinde tamamlanarak, 10 bin hektarlık arazinin sulanmasını beklemektedir. Ancak, finansman eksikliği, 3N programının uygulanmasında gecikmeye neden olacak ve tekrarlayan gıda krizleri Nijer’in ekonomik gelişimini engellemeye devam edecek gibi görünmektedir.
Çin devletine ait “Sinolight Corporation” şirketi, Nijer’de 100 bin ton kapasiteli bir şeker rafinerisi kurmayı planladığını açıklamıştır. Başkent Niamey’in 140 km. doğusunda kurulacak rafineri 10 bin kişiye istihdam sağlayacaktır. Ülkenin yıllık 200 bin tonluk ham şeker kamışı üretimine katma değer sağlayacak olan rafinerinin üretiminin neredeyse tamamı iç piyasada tüketilecektir.
Ekonomik Performans
Nijer’in reel GSYİH’deki büyümenin önümüzdeki dönemde de %5’in üzerinde gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Ekonomik büyümedeki bu yüksek oranın, Nijer’in petrol ihraç etmeye başlamasından ve uranyum üretiminin artmasından kaynaklanacağı tahmin edilmektedir. Ekonomik büyümenin, yol ve baraj inşası, maden, petrol ve elektrik ve ulaştırma altyapısının daha fazla geliştirilmesi için sağlanacak yabancı finansmanlar tarafından destekleneceği tahmin edilmektedir.
Nijer’deki petrol rafinerisinin üretime başlamasının ardından, ülkede yakıt fiyatlarının düşmesi beklenmektedir. Bununla birlikte, Önümüzdeki dönemde yıllık enflasyonun %2,5 oranının biraz üzerinde seyretmesi beklenmektedir. Tüketici fiyat endeksinde, ağırlığın büyük bir kısmını gıda fiyatları oluşturmaktadır. Bu dönemde enflasyonist baskının devam edeceği ve özel tüketimin daha yüksek ekonomik büyümeyi uyaracağı tahmin edilmektedir. Enflasyonun azalması, dengeli olarak daha yüksek iç talep ile telafi edilecektir. Gıda mahsulü hasatlarının yetersiz yağış ve böcek istilası nedeniyle daha kötü olması durumunda, yapılan enflasyon tahminlerinin yukarı yönlü olarak revize edilmesi gerekecektir.
Dünya Bankası’nın “Doing Business” raporuna göre, İş yapma kolaylığında Nijer, dünyada araştırma yapılan 189 ülke içerinde, 176. sırada yer almıştır. Nijer’in performansı kıtasal ve bölgesel standartlardan bile daha kötüdür. Sahra Altı Afrika’da 46 ülke sıralamasında 38. ve 7 üyesi bulunan “Batı Afrika Ekonomik ve Parasal Birliği” (UEMOA)’inde ise altıncı sıradadır.
Para Politikası
Nijer, Frank Bölgesi Bölgesel Grubunun “Batı Afrika Ekonomik ve Parasal Birliği” (UEMOA) üyesidir. Nijer’in para politikası, sekiz üye ülkedeki enflasyon hedeflemesi önceliğine sahip olan Bölgesel Merkez Bankası (BCEAO) tarafından belirlenir. BCEAO’nun politikası, Avrupa Merkez Bankası (ECB) tarafından oldukça fazla etkilenmektedir. Nijer’in dış politikası, ekonomik gelişme ve komşular ile güvenlik işbirliği üzerinde odaklanmıştır.
Nijer ayrıca, Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS), Sahil Sahra Devletleri Topluluğu (CEN-SAD) ve Afrika Birliği üyesidir.